8 Mayıs 2012 Salı

Bu yeniden başlamasından korktuğum kaçıncı sondu ?


"Kalbini çıkarıp sokak köpeklerine yem etmiştim. Kokun artık ceset kokuları gibiydi. Gözlerin siyah, simsiyah, şeytani.. Sürekli aklıma gelen düşüncen, istemediğim halde gelen spam mailler kadar itici, sıkıcı. Eskiden sensiz uyumak nasıl iğrenç bir duyguysa,artık düşlerime gelmen daha beteri. Uğruna çekmekten hoşlandığım tüm acılar, mutlu zamanlarımın ırzına geçmiş, yazık olmuş. Eskiden bakarken iç geçirdiğim o fotoğraflar,artık beyninde tümör olan bir hastanın röntgen filmine bakarken yaşadığı his gibi. O kütlenin orada olduğunu acı acı hazmetmeye çalışmak ama bir türlü kabullenememek. Eski halini bilmesem yeni suskunluğuna anlam vermek çok daha kolay olurdu. Zaten insanı yoran değişimler değil midir ki ? Alışmak sevmekten daha zor gelmemiş midir hep ? Bu arada gözlerin... Baktığımda ciğerine kadar gördüğüm gözlerinin ardında neden buzlu cam var ? Belkide , bir zamanlar bilmek istemediğim cevaplardan ötürü. Hani şu soruları artık bayatlamış olan. Neyse işte, sensiz geçtiğinde küfrettiğim tüm o günler var ya, hayatımın cenneti olmaya adaymış onlar aslında. Artık iyisinin de kötüsünün de hiç bir anlamı yok. Ben benim olanı aldım. Yaptığın en iyi şeyi yap bundan sonra da. Sus, git, görünmez ol yeter.. Böylesi daha güzel."



Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni,
Bırak vehmim de gölgeni,
Gelme artık neye yarar?

___________________________________

Sezen abla demişti, inanmamıştım.
Düşler ve Gerçekler ayrı ayrı yaşar.
mış.


O zaman SON !
Yeniden başlamasından korktuğum onlarca son'dan farklı,
Gerçek olan ne varsa da ki GERÇEK kadar son.