30 Mayıs 2011 Pazartesi

İsteklerimi sayıyorum:yatlar,katlar,beatler,micler,mixler ! Peeeh.

Acaba ne yazıyorum,konu bütünlüğü var mı , düşük cümleler var mı diye düşünmeden yazmak istiyorum. Sadece yazmak istiyorum. Beynimde dağınık şekilde havada asılı kalmış ne varsa dökmek istiyorum. Birbirleriyle bağlantılı mı değil mi diye umurum da olmadan yazmak istiyorum. Aynı cümle içinde her hangi kelimeyi birden fazla kullandım mı diye düşünmeden,imla kurallarına dikkat etmeden sadece yazmak istiyorum. Fransız başlayıp , Alman bitirmek, sadece içimde ne varsa ortaya dökmek istiyorum. Çok şey istediğim sanılmasın. Aslında bunlar basit şeyler. Mesela backspace tuşu kullanmamak. Güzel olsa gerek ? Silgim kalemimden önce bitsin istemiyorum. İnsanın içinden ilk ne geçerse o olsun. Neden kompleks hale getiririz ki düşüncelerimizi ? Neden bir sürü gerçek olmayan şeyi milyonlarca saçma sebep yüzünden zor ve nefret edilesi hale getiririz ? Peki ya heyecan  ? Ben ne demek olduğunu yeni yeni hatırladım çok uzun bir zamandan sonra. Hem de çok aptal bir şeyle birlikte hatırladım. Yıllardır yapmadığım,çocukluğumda kalmış bir şeyle. Bir de Bu sene yaz mevsiminde uçuşan polenlerin ne demek olduğunu , uzun ve çetin bir kışın ardından , yaz havası yüzünü gösterdiğinde anladım. Onun bile beni heyecanlandırması o kadar müthiş bir şeydi ki.. Ama bunlar geçmişten parçalar. Bir parfüm kokusu mesela. Koklamam bile gerekmiyor açıkçası. O kokuyu düşünmem bile 2 sene önceki hislere götürebiliyor beni. Şişesini hiç bir yere sığdıramadığım o gül dalı Paris parfümü. Egzotik bir kokuydu evet. Ama bana "ortada sıçan" oyunu kadar heyecan verebilmesi için bundan daha fazlası gerekiyor tabi ki. Yakar top oyunu sadece güzellikler getirirdi ama o parfüm çok başka şeyleri anımsatıyor artık. O özlediğim oyun kadar masum değil o parfüm. O yüzden hatırlamak istemiyorum tamam mı ? Ha birde şu var. Kendime güvenmek istiyorum. Bak başkalarını geçtim. Diğer insanlardan bunu beklemeyi falan çoktan geçtim. Sadece kendime güvenmek istiyorum yahu. Bir şeyi yapacağım dediğim zaman gerçekten yapacağımı bilmek , emin olmak istiyorum. İsteklerime,onları parçalayarak ulaşmak istiyorum. Hepsi bir arada olsun kim istemez ama,bir farklılık yaratıp hepsini tek tek yapmak istiyorum. Mesela diyet ve spor. Aynı anda gitmeyecek biliyorum. O yüzden sporu yada zayıflamayı düşünmeden sadece sağlığım için diyet yapmak istiyorum. Sporu, vakti gelince düşünmek istiyorum. Acılara gülümseyen anılarım,arsız duygularım olsun istiyorum :p tamam tamam bu kısmı şakaydı. "Ben hayatımda yeni birini istemiyorum yenge" diye bir cümle geçti şuan Aşk ve Ceza dizisinde. Evet işte bak. Bende bunu istiyorum. Hayatımda yeni birini istemiyorum. Ama bunu beynim değil kalbim istemiyor. Öyle bir ton şey var işte. Bu istekler hiç bitmez. Bir ucundan tutmak istiyorum artık bu isteklerimin. Ama(!) itiraf etmeliyim ki korkuyorum. Çok korkuyorum. Ama korkmakta istemiyorum. Aman be. Çok sıkıldım gidiyorum.


Gidiyorum dedikten sonra böyle bir resim manidar oldu galiba. Yok yok game-over pek hoşlandığım bir şey değil. Takdir-i ilahi tabi ama neyse işte öyle.